SORUNLARIMIZIN SORULARI

"ŞİDDET", "CİNAYET"... Bu kelimelere ne kadar da aşinayız şu günlerde. O kadar aşinayız ki, şiddet deyince bir eksiklik hissediyoruz sanki. Şiddet mi? Kadına şiddet. Cinayet mi? Kadın cinayeti.

Olmazsa olmaz bir tamlama gibi kodlandılar beynimize. Peki neydi bizim beynimize bunları kodlayan, kodlatan?

Biz değil miydik kadına en önem veren toplum, ümmet..

Hâla kulaklarımızda yankılanmıyor mu o veda hutbesi:

"KADINLAR ALLAH'IN SİZLERE EMANETİDİR"

Yoksa... Yankılanmıyor mu acaba artık? Ya da biz mi kapattık kulaklarımızı o hutbesinin sesine? Sorular, sorular, sorular... Sorun istediğiniz kadar!

Tek cevabı olan sorulardan niçin korkalım?

Cevabını bildiğimiz sorulardan niçin kaçalım?

Bazıları bilmiyor ki kaçıyor sorulardan. Ya da kendi oluşturdukları sorunların sorularından kaçıyorlar... Cevabını da biliyorlar. Fakat cevabının yanlış olduğunun da.

Pekala... Soru'nun ve sorunun köklerine inelim o zaman. Sahi, ne zamandır böyle bir sorunumuz var bizim?

Yıl 600, Kadınlar Müslümanlar için en değerli varlık belki de.

Yıl 1000, durum aynı şekilde... 1200,1300,1400...

1700, 1800, 1900!

1900... Sahi ne olmuştu bu yıllarda. Sanki soğuk bir kış gününde montu, atkısı, eldivenleri alınarak sokağa atılmış.  Soğuktan donakalmış, fakat kendisini kurtaracak olan yegane gücün soğuk olacağına inandırılmış bir çocuğun ağlama seslerini duyuyorum bu yıllarda.

Siz de duyuyor musunuz bu sesi?

Evinden atılmış, kendisini koruyacak olan kıyafetlerinden arındırılmış, ve soğuğun ona iyi geleceğine inandırılmış bir çocuk! Birkaç yıl daha gidelim bakalım... 1930! Çocuk baygınlık geçirmiş, 1970! Çocuk ölmek üzere, 2000'ler! Çocuk son nefesini veriyor...

Pencereden kafasını çıkarmış insanlar bağırıyor! Yok mu bu çocuğa sahip çıkacak? Yok mu bu çocuğu kurtaracak...

Kim bu insanlar? Çocuğa, soğuğun iyi geleceğini söyleyenler, kıyafetlerini alanlar. Onu ölüme itenler!

Fakat hâla akıl edemiyorlar: Çocuğu eve almayı, kıyafetlerini vermeyi... Yalnızca bağırıyorlar, neden bu hâlde bu çocuk?

Yıllarca evin içinde güvende yaşayan bir çocuk... Neden evine dönmesin? Evine dönsün ve bitsin tüm bu sorunun sorularını aramalar...

Haydi! O çocuğu kaldıralım oradan, evine götürelim, kıyafetlerini giydirelim...

Haydi!

Bitsin tüm sorunlarımız ve sorularımız...

EVİMİZE GİDELİM

Kadınların Allah'ın kanununları ile en güzel şekilde korunduğu o eve!

Evimize..