Karanlık bulutların ardında sessizliğe bürünmüş çağ, şimdi bir hareket bekliyor. Durgunluk ve suskunluk damarlarına kadar işlemiş bu devrin... O durgun devrin her bir insanı ayrı ayrı yeminler etmiş gibi. Susmaya ve göz yummaya...
Derler ya, güneş gecenin en karanlık anında gösterir kendini. Sanki karanlığa karşı aydınlığın safında yalnız bir mücadele verir gibi. "Güneş" olduğunu bilir çünkü. Farkındadır kudretinin. O semaya yükselince ne ay kalır ne yıldızlar. Artık gecenin hükmü son bulmuştur. Gece bir kez çöktü diye gün bir daha doğmayacak mı? Karanlık semayı kapladı diye güneş vazgeçer mi doğmaktan?
GÜNEŞİ SÖNDÜRMEK
O güneşi söndürmek, doğmaktan vazgeçirmek; mümkün müdür? Kim söndürmeye cüret edebilir ki o yüce güneşi?
Eğer "güneş" olduğunu unutursa, celladına; karanlığa aşık olursa: Kendisinin aydınlığını bekleyen insanların sesini duymazsa... Söner güneş. Önce gökyüzünde kaybolur, sonra kök yüzünde.
Bundan yıllar yıllar önce bir güneş söndürüldü bu topraklarda. Savaşlarda kılıç ve oklarla öldürülemeyen insanlar; zihinlerde birkaç cümleyle öldürüldü. Güneşi bekleyenler, güneşsiz kaldı. Karanlık, aydınlığın neferlerine aşk şerbetinden içirdi...
Evet, gece bir kez çöktü diye doğmaktan vazgeçmez güneş. Fakat hangi güneş?
Hangi güneş vardır ki aydınlığa düşmandır?
Hangi güneş vardır ki karanlığa hayrandır?
Hangi güneş, ay ve yıldıza köledir?
Bizim güneşimiz aydınlığı unutmuş bir güneştir. Ve vazifemiz zihinlerdeki karanlığı silmek, güneşe güneşliğini hatırlatmaktır... Önce zihinlerin güneşini doğurmak, sonra semânın.
ZİHNİN ŞAFAĞI
Evet, çağ sessiz ve durgun. Bir hareket bekliyor. Ve işte o hareketin ayak sesleri: yavaş yavaş duyuluyor. Toprağı titretmiyor. Zemini zihinlerde kuruyor. Zihnin zemini titriyor. Her akılda bir ışık çakıyor.
"Ben güneşim" diyor o zihni titreyenler
"Evet... Ben güneşim."
Güneşin kendini yavaş yavaş göstermesi şafak vaktinin habercisidir. Fakat bu şafak zihinlerde doğuyor. Zihinlerin şafağı yaşanıyor.
Zihin ülkesinde ayrı bir heyecan var bugün. Şafak vaktinin ilk ışıklarıyla yeniden yola revan olunuyor. Yürek ülkesine... Yürek ülkesi ile zihin ülkesinin köprüsü yeniden inşa edilecek bugün. Bu bir müjde! Çağın en büyük müjdesi. Zihin ülkesi ile yürek ülkesinin birlikteliğinden ne çıkacağını bilenlere en büyük müjde. Oradan bir diriliş eri çıkacak. Ve o diriliş eri semânın dirilişini gerçekleştirecek. Güneşi kökünden doğuracak!
"Güneş" olduğunu unutmuşlara güneş olduğunu hatırlatacak!
Bir diriliş eri bekleniyor bugün...
コメント