top of page
Yusuf Şamil Ünal

OK

Okçu, sadağından bir tane ok aldı. Alelade bir ok değildi elindeki. Temreni "La ilahe illallah" zikriyle dövülmüş, gövdesi Yunus'un Taptuk Emre (k.s) dergâhına taşıdığı odunlardan yontulmuş, tüyü Hüdhüd'ün diğer kuşlarla Simurg'a doğru yola çıktığı sırada kanat çırparken süzülüp düşen tüylerinden… Oku yatağına yerleştirdi. Yayı dimdik göğe doğru çevirdi. Gözün alamayacağı kadar büyük, gözle görülemeyecek kadar yüksekteki hedefe nişan aldı. Euzı besmele çekti, Enfal Suresi 17. ayetin meşhur kısmını okudu ve kirişe asılmaya başladı…

***

Haşmetli, koca bir çınar… Dört bir yanı yapraklarıyla tesis ettiği adaletin gölgesinde serinletmekte. Dallarının ulaşamadığı zalimlere karşı haşmetiyle ve dimdik duruşuyla korkutucu, mazlumlara karşı gölgesiyle ve zarafetiyle davetkâr.


Her bir dalında ayrı bir bülbül aşk şarkıları söylemekte. Her bir dalından birbirinden leziz cennet-misal meyveler sarkmakta. Her türden, her yöreden varlık, onun gölgesinde serinleyip, bülbüllerinin ezgileriyle mest olup, meyveleriyle doymakta.

***

Okçu, daha çok yüklendi kirişe…

***

Çınar, mükemmel köklere ve muazzam bir toprağa sahip; Ağacın her bir zerresine "hududullah"ın özgürleştiren sınırlarını aksettiren kökler. Tüm iyi hasletleri içinde barındıran huzurun ve saadetin "medeni" kökleri. Akıl bağını çözüp, hakikate bağlayan kökler. Mevcudata sadece ölümden önce değil, ölümden sonra da ve daha gerçek bir hayatı sunan kökler. Ölmeden önce öldürüp, öldükten sonra yaşatan kökler…

***

Son bir gayretle biraz daha asıldı okçu…

***

Köklere hayat sağlayan hakikat pınarı. Önüne kattığını özüyle yaşatan çağlayan. Birliğe götüren, çoğu bir eden ab-ı hayat. Cilt cilt kitapları, mürekkepten denizler sarf edilerek yazılmış satırları tek nefese sığdıran kelam. Mekke sokaklarında bâtılın kulak yırtan tiksinç sesi çatılardan en gür şekliyle yükselirken kulaklardan pası silip yüreklere cila vuran, Allah-u Teâla'nın nazargahı gönül kabesindeki tüm putları yıkan tek bir cümle: La ilahe illallah!

***

Ne okçunun, ne de yayın gücü kalmadı. Okçu, parmak uçlarını hızlı ama yumuşak bir hareketle serbest bıraktı. Ok, büyük hedefe doğru şimşek gibi çakarak fırladı. Etrafında kendi gibi yüzlercesiyle birlikte.

186 görüntüleme1 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

1 則留言


arif emre
arif emre
2021年3月20日

Emeğinize sağlık. Devamını bekleriz selam ve dua ile.

按讚
Yazı: Blog2_Post
bottom of page